Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. İlknur Günaydın, yaptığı açıklamada halk arasında

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. İlknur Günaydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada halk arasında "varis" olarak bilinen hastalığın bacaklardaki yüzeyel toplardamar sistemindeki damarların çapının artışıyla meydana geldiğini belirtti.

Varise genetik faktörler ve çevresel etmenlerin de neden olabileceğine işaret eden Günaydın, "Bu damarların içerisinde kan akışını yönlendirmesini sağlayan kapakçıklardaki çeşitli nedenlerden dolayı meydana gelen yetmezlik, kaçaklardan kaynaklanmaktadır. Bu damarlar cilt altında belirginleşmekte, kırıntılı hal almakta biz de bu duruma varis diyoruz." ifadelerini kullandı.

Varisin öncelikle kılcal damarlardaki belirginleşmeyle başladığını anlatan Günaydın, en sık görülen şikayetlerin arasında bacaklarda sızı, uzun süre ayakta kalma sonucu ayak bileğinde ağrı, şişme ve gece krampları olduğunu söyledi.

Varis hastaları yüksek sıcaklıklardan etkileniyor

Dolaşım yetmezliği hastalıklarının başında varisin geldiğini söyleyen Günaydın, "Varisi olan hastalarımız çeşitli derecelerdeki yüksek sıcaklıklardan etkilenmekte ve şikayetlerinde artış görülmektedir. Sıcağın varis hastalarındaki olumsuz etkileri nedeniyle yaz aylarında hastaların şikayetlerinde artış olmaktadır, poliklinik ve acil servislere başvuru sayılarında belirgin artışlar görülmektedir." diye konuştu.

Günaydın, ilaç ve cerrahi tedavilerin yanı sıra hastalara, uzun süre ayakta kaldıklarında dinlenme dönemlerinde ayaklarını yukarı kaldırmaları, otururken yüksek seviyede tutmaları ve fırsat buldukça soğuk su uygulamaları yapmaları tavsiyesinde bulundu.

Varis hastalığının ana tedavi yöntemleri arasında varis çorabı tedavisinin yer aldığını aktaran Günaydın, "Bu yüksek sıcaklar maalesef hastalarımızın uyumunu güçleştiriyor. Bu durumda orta ve üst düzey varis hastalarının, diz altı pamuk içeriği yüksek çoraplar giymelerini öneriyoruz. Varis hastalarının omurga, sinir sistemi hastalarında olduğu gibi kilo yönetimi önemli, kilolarına dikkat etmeleri gerekiyor." dedi.

Varis hastalığında doğru olarak bilinen yanlışlara da değinen Günaydın, şunları kaydetti:

"Yüzeyel varisleri olan hastalarımızın, beyne ve çeşitli organlara pıhtı atacağı yönündeki çekinceleri bulunmakta. Derin toplardamar sistemi etkilenmediği sürece tedavi altındayken varis hastalığı böyle bir rahatsızlığa neden olmamaktadır. Sülük ve hacamat uygulamalarını önermiyoruz. Bu uygulamalar bacak kaybına kadar giden ciddi komplikasyonlara yol açmaktadır. Kuru fırçalamalar gibi cilt bütünlüğünü bozacak her türlü işlemi önermiyoruz."

olarak bilinen hastalığın bacaklardaki yüzeyel toplardamar sistemindeki damarların çapının artışıyla meydana geldiğini belirtti.

Varise genetik faktörler ve çevresel etmenlerin de neden olabileceğine işaret eden Günaydın, "Bu damarların içerisinde kan akışını yönlendirmesini sağlayan kapakçıklardaki çeşitli nedenlerden dolayı meydana gelen yetmezlik, kaçaklardan kaynaklanmaktadır. Bu damarlar cilt altında belirginleşmekte, kırıntılı hal almakta biz de bu duruma varis diyoruz." ifadelerini kullandı.

Varisin öncelikle kılcal damarlardaki belirginleşmeyle başladığını anlatan Günaydın, en sık görülen şikayetlerin arasında bacaklarda sızı, uzun süre ayakta kalma sonucu ayak bileğinde ağrı, şişme ve gece krampları olduğunu söyledi.

Varis hastaları yüksek sıcaklıklardan etkileniyor

Dolaşım yetmezliği hastalıklarının başında varisin geldiğini söyleyen Günaydın, "Varisi olan hastalarımız çeşitli derecelerdeki yüksek sıcaklıklardan etkilenmekte ve şikayetlerinde artış görülmektedir. Sıcağın varis hastalarındaki olumsuz etkileri nedeniyle yaz aylarında hastaların şikayetlerinde artış olmaktadır, poliklinik ve acil servislere başvuru sayılarında belirgin artışlar görülmektedir." diye konuştu.

Günaydın, ilaç ve cerrahi tedavilerin yanı sıra hastalara, uzun süre ayakta kaldıklarında dinlenme dönemlerinde ayaklarını yukarı kaldırmaları, otururken yüksek seviyede tutmaları ve fırsat buldukça soğuk su uygulamaları yapmaları tavsiyesinde bulundu.

Varis hastalığının ana tedavi yöntemleri arasında varis çorabı tedavisinin yer aldığını aktaran Günaydın, "Bu yüksek sıcaklar maalesef hastalarımızın uyumunu güçleştiriyor. Bu durumda orta ve üst düzey varis hastalarının, diz altı pamuk içeriği yüksek çoraplar giymelerini öneriyoruz. Varis hastalarının omurga, sinir sistemi hastalarında olduğu gibi kilo yönetimi önemli, kilolarına dikkat etmeleri gerekiyor." dedi.

Varis hastalığında doğru olarak bilinen yanlışlara da değinen Günaydın, şunları kaydetti:

"Yüzeyel varisleri olan hastalarımızın, beyne ve çeşitli organlara pıhtı atacağı yönündeki çekinceleri bulunmakta. Derin toplardamar sistemi etkilenmediği sürece tedavi altındayken varis hastalığı böyle bir rahatsızlığa neden olmamaktadır. Sülük ve hacamat uygulamalarını önermiyoruz. Bu uygulamalar bacak kaybına kadar giden ciddi komplikasyonlara yol açmaktadır. Kuru fırçalamalar gibi cilt bütünlüğünü bozacak her türlü işlemi önermiyoruz."