Dünyada her yıl Kronik Miyeloid Lösemi (KML) Gününün kutlandığını ifade eden Hematoloji Uzmanı Dr. Zafer Serenli Yeğen, KML hastalığını, hemogramda ‘lökosit’ olarak görülen, kemik iliğinde ‘miyeloid’ adı verilen hücrelerin kontrolsüz çoğalması olarak tanımlandığını söyledi. Dr. Zafer Serenli Yeğen, "Hastalığın temelinde, 9. ve 22. kromozomlar arasında gerçekleşen özel bir genetik değişim bulunuyor. Bu değişimle oluşan Philadelphia kromozomu, ürettiği BCR-ABL isimli anormal protein aracılığıyla miyeloid hücrelerin kontrolsüz çoğalmasına yol açarak KML’nin gelişiminde anahtar rol oynuyor" dedi.
Dr. Yeğen, KML’nin ilk evrelerinde genellikle belirti vermediğini vurgulayarak şunları söyledi;
"Hastaların çoğu, rutin kan tahlillerinde beyaz küre sayısının yüksek çıkmasıyla tanı alıyor. İlerleyen evrelerde ise halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemeleri, ateş ve dalak büyümesine bağlı karın sol üst kısmında dolgunluk hissi görülebiliyor. Bu nedenle erken dönemde kontroller çok daha kıymetli."
Son 20 yılda tirozin kinaz inhibitörleri adı verilen ve Philadelphia kromozomunu hedef alan ilaçlar sayesinde, eskiden ölümcül kabul edilen KML artık kronik bir hastalık haline geldiğini ifade eden Hematoloji Uzmanı Dr. Zafer Serenli Yeğen, düzenli ilaç kullanımı ve hekim kontrolü ile hastalar normal yaşam süresini sürdürebildiklerini dile getirdi.
Açıklamasının sonunda Herhangi bir şikâyet olmasa bile düzenli kontrollerin şart olduğunu vurgulayan Doruk Nilüfer Hastanesi Hematoloji Uzmanı Dr. Zafer Serenli Yeğen sözlerini "Düzenli sağlık kontrolleri ve kan değerlerinin takip edilmesi gerekiyor. Farkındalık, erken tanı ve tedavi başarısının en önemli adımıdır" diyerek tamamladı.